Bol Resimli Bangkok Şehir Turu

Şehirde dolaşmaya çıktığınızda dikkatinizi en çok çekecek şeylerden biri pembe taksiler ve sayıları inanılmaz boyutlara ulaşmış olan motosikletler olacak. Motosikletli sürücüler bir yandan trafiğin rahatlamasına yol açarken bir yandan da tehlikeli durumlara yol açabiliyorlar söylemeden geçmeyelim. Ne kadar çok olduklarını işte böyle bir kırmızı ışık anınca ancak anlayabiliyorsunuz. Pembe taksilere (evet, taksiler pembe) gelirsek ilk birkaç seferde bayağı bir yabancılasam da sonradan gözüm alıştı hatta pembe taksi fikri çokça hoşuma gitti diyebilirim. Tabii Türkiye'de bu renk tabu olduğundan bizde de böyle olsa keşke diye bir hayal kurmadım. Gerçekten ;)

Başınızı nereye çevirseniz göreceğiniz bir manzara. Her yer ama her yer tapınak ve neredeyse hepsi çok kalabalık. Bütün tapınaklarda dilekler dileniyor dualar ediliyor. Her gün tapınak ziyareti yapanlar var ve her gün git gel yapmamak için büyük tapınakların minyatürlerini bazı iş yerlerinin - evlerin önlerinde görebilirsiniz. Dileklerini oralarda dileyip hediyelerini de o minyatürlerin önüne bırakıyorlar.

 Altın Buda, tapınağın kapısından içeriye girip de Altın Buda ile karşı karşıya kaldığınızda ağzınız açık kalakalıyorsunuz. Tabir-i caizse dibiniz düşüyor. Altın Buda kaplama falan değil, bildiğiniz som altın. Ülkenin büyük bir kesiminin açlık çektiği düşünülürse de sapasağlam duruyor olması büyük bir ikilem ;) Bizde olsa kenarından köşesinden tırtıklanırdı diye düşünüyorum?! Şimdi hikayeyi çok net hatırlayamıyorum ama yıllaaaar yıllaaar evvel heykele bir zarar gelmemesi için çok iyi bir şekilde saklanmış ve tamamen tesadüf eseri ortaya çıkarılmış. 

 Burada Altın Buda'ya sunulan hediyeleri görüyorsunuz. Yine yanlış hatırlamıyorsam her tapınakta farklı bir ihtiyacınız için dualar ediliyor. Her yerde misler gibi tütsü kokuları var. Dilek dileyen Taylandlı rolünde de annem var bu arada tanıştırayım :)

Tapınaklarda ki bu bölüm ise en çok hoşuma giden yer. Burası da yine dilek dilenmesi amacıyla yapılmış. Her buda farklı bir şey içindi ama unuttum inanın :( Tütsünüzü yakıp oradaki taslara dikiyorsunuz. Çiçeklerinizi Buda'ya sunuyor ve ardından da altın kağıtlarını budalardan birine yapıştırıyorsunuz. Eğer yapışırsa dileğiniz gerçekleşecek demekmiş. Sizce de görüntü çok hoş değil mi?

 Altın Buda'nın ardından, dediğim gibi şehrin her yerindeki tapınakların en azından büyük çoğunluğunu görebilmek ve şehri tanıyabilmek adına Chao Phraya Nehri'nde bir tura başlıyoruz. 

 Tam da buna benzer bir teknenin içerisindeyiz. Tayland'da her şey çok süslü :)

 Tapınakların çatılarında gördüğünüz çengel ya da tırnak motifleri kötü ruhları uzak tutmak amacıyla yapılmış. Sağ resimde gördüğünüz yapılar ise aynı piramitler gibi birer mezar. Bunlar zengin ailelerin kendileri için yaptırdıkları mezarlarmış. Her birinde bir kişi oluyormuş. Büyüklükleri de ailenin zenginliğine, soyluluğuna göre değişiyormuş.

 Yukarıda gördükleriniz de kraliyet kayıkları. Bu kayıklara dokunmak vs kesinlikle yasakmış. Zarar verilirse de büyük cezaları varmış benden söylemesi. Kraliyet demişken bir adetlerinden daha bahsetmek istiyorum. Taylandlılar çoook ama çok yaşlı olmasına rağmen krallarını çok seviyorlar (en azından çok büyük kısmı). Kendisine saygılarını göstermek için de her hafta salı günleri sarı renk giyiyorlar. 

 Bangkok'ta çok büyük bir sosyal statü farkı var. Çok zenginler ve çok fakirler maalesef yan yana. Nehir kenarındaki evler çok değerli ve ne kadar çok fakir de olsalar Bangkoklular nehir kenarındaki evlerinden vazgeçmiyorlar. 

 Parası olanın nehir kıyısındaki evi ve ulaşım aracı da böyle oluyor işte :)

 Nehrin bir kenarında içinde bulunduğumuz tekneyi durdurdular ve bu cici kedi balıklarını besledik. Koooskocaman olmuşlar her biri çünkü onlar da Tayland'da kutsal sayılan canlılardan sadece biri. Her ne kadar kutsal sayılsalar da avlanmalarına sadece bazı yerlerde yasak var çünkü o kadar çok üremişler ki nehri işgal etmişler adeta.

 Kötü ruhlar gelmesin!

 Bu Çin heykellerinin teee Uzakdoğu'da ne işi var derseniz, ilişkilerin çok iyi olduğu dönemlerde gönderilmiş bu heykeller ve tapınaklardan birinde bolca sergileniyor.

 Muhteşem Yatan Buda. Bakıyorsun, bakıyorsun bitmiyor :) Yüzü de bana hep çok çekici görünüyor. Aynı fikirde olanlar el kaldırsın ;)

 Çok büyük ama değil mi? Yatan Buda'nın bulunduğu bölüme ayakkabılarınızı çıkararak girebiliyorsunuz. Şıpıdak şıpıdak o sıcakta iyi gelmiyor değil hani. Altın Buda'nın aksine Yatan Buda altın kaplama. Yer yer de kaplamaları dökülmüş. Yatan Buda'nın bulunduğu tapınak içerisinde birçok farklı mekan da mevcut. Bir kesimde küçük çocuklara eğitimler veriliyor. Bahçe içerisinde başka bir yerde daha küçük tapınak odaları mevcut. 

 Yakışmış mıyız diyeceğim ama sanki kötü kötü bakıyor değil mi?

 Bahçedeki odalardan biri.

 İşte bahsettiğim mezarların sadece bir grubu. Bulunduğumuz bölge adeta bir mezarlık gibi.

Yukarıda ki kareler de Tayland'ın taaa ilk baştan itibaren tarihinin anlatıldığı muhteşem 'Siam Niramit Show'. Bu showu izlemeden geri dönmeyin. İçeride resim çekimi yasak bu yüzden dışarıdakilerle yetinmek mecburiyetinde kaldık. İnternette arattığınızda az çok fikir sahibi olabilirsiniz ancak sahne, ışık, kostümler, müzik, ... O gece, o gösteri izlediğim bütün sahne gösterilerinin kat ve kat üzerinde bir kaliteye sahip bir gösteriydi. Ağzım açık, hiç sıkılmadan, her an şaşırarak (itiraf ediyorum dibim düşerek) izledim bu gösteriyi.