Exodus: Gods and Kings - Tanrılar ve Krallar

Musa Peygamberin bebekliğinden itibaren yaşadığı hikayeleri, mucizeleri her birimiz duymuş dinlemişizdir. İşte Exodus Musa'nın büyüdüğü ve o büyük kehanetin yapıldığı dönemde başlıyor. Mısırlı kahin "savaş alanında lider olanı kurtaracak olan gerçek lider olacak" (tam kelimeler bu olmayabilir tabii) şeklinde bir kehanette bulunuyor ve Musa savaş meydanında Ramses'i kurtarıp ölmesini engelliyor. O andan itibaren Musa'nın huzurlu günleri son bulup bütün gerçekler bir bir gün yüzüne çıkıyor.

Bizlerin çok aşina olduğu annesinin gerçek annesi olmadığı, bir nehirde bulunduğu, evlat edinildiği onun aslında bir İbrani olduğu Musa'ya itiraf edilirken Musa da sürgün ediliyor. Sürgün yaşanmadan hemen önce gittiği, piramitlerin yapıldığı bölgede köle olarak çalıştırılan İbranileri ziyaret ettiğinde ise Musa'nın farkında olmadıklarına kölelerin yaşlıları fark ediyor ve ona bizi görmeye tekrar geleceksin diyorlar.
Musa tüm bu duyduklarına sonuna dek karşı çıkıp inanmasa da bir gün rüyasında tanrının kendisiyle konuştuğunu ve İbranileri kurtarmak için harekete geçmesi gerektiğini görür. Bu rüyayla harekete geçen Musa 600.000 İbrani'yi, başta sorun çıkmadan, Mısır'dan götürmek istese de Ramses ona izin vermez. Musa'ya da tanrının kendisi olduğunu çok net bir şekilde söyler. Bu karşı çıkışın ardından da Mısır'da, o bitmek bilmez, felaketlerle dolu günler başlar. Nil nehri kıpkırmızı bir renge bürünür, balıklar ölür, şehri kurbağalar, çekirgeler sarar, ekinler olmaz, büyük bir kıtlık başlar, ... Son olarak da Mısırlı bütün çocuklar ölünce Ramses dayanamaz ve Musa'ya bütün İbranileri alıp orayı terk etmelerini söyler. Yola çıkarlar fakat peşlerinden de Ramses gelmektedir.
Filmde sürpriz bir şekilde karşıma çıkan, unutulmaz dizi Breaking Bad'in Jesse'si de oynuyor. Onu böyle bir filmde görmek hoşuma gitti nedense ;)

Hikayenin devamını da başı gibi biliyorsunuz aslında Musa, yanındaki 600.000 İbrani ile birlikte vaadedilen topraklara varabilmek üzere yürürken önlerinde aşılması zor bir engel çıkar ve tanrıdan son bir yardım ister yoksa her birini Ramses ve ordusunun karşısında ölümden başka bir gelecek beklememektedir. Çaresizlik içerisindeki bekleyişi inanılmaz bir mucize ile son bulur. Önlerinde uzanıp giden engin deniz çekilir ve onların geçebilmesi için yol açar onlara taa ki Ramses denize adım atana dek.
Mısırlı askerlerin İbranilere ulaşamaması için deniz birden kabarır, hortumlar çıkar ve şimşekler çakar. İbraniler kaçıp kurtulurlarken Mısırlılar deniz tarafından yok edilirler ve hepimizin bildiği bir hikaye Hollywood tarafından bizlere bir kez daha anlatılmış olur :) Yönetmenliğini Ridley Scott'ın yaptığı film her filminde olduğu gibi çok güzel bir ritmle akıp gidiyor. Her ne kadar bütün hikayeyi bilsek de keyifle izleyeceğinizi düşündüğüm Exoduz: Tanrılar ve Krallar için iyi seyirler dilerim :)

6 yorum:

  1. Bir kez daha izlemek isterim. ilk 1983 yılında izledim 3 saatmıydi 4 saat mi soluksuz izlemiştik:) müthişti daha sonraları TV lerde de verildi sanırım.
    teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim :) Bu çok daha kısa olacak diğerine kıyasla. Umarım beğenirsiniz.

      Sil
  2. geçen gün izledik bizde, klasik deniz yarılma sahnesini bekledim ama farklı yapmışlar sevmedim işte :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet yaa ben de yarılmasını bekliyordum ama öyle yapmamışlar :))

      Sil
  3. Çok güzel bir film, oyunculuk harika, görseller harika. İzlerken hiç sıkılmadım. Bizim bildiğimizden farklı anlatılmış bazı yerler. Kızıldeniz yarıldıktan sonra Firavun ölmüştü ama filmde ölmemiş. Denizin taşması da ürkütücüydü.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de çok beğenmiştim. Çok güzel ilerliyor hikaye ve evet bildiğimiz gibi ilerlemeyince daha ilgi çekici oldu benim için de :)

      Sil

Blogger tarafından desteklenmektedir.