Eyvah Hamileyim!

 


Blog yazılarına dönüşümün hamileliğimle olacağını söyleseler inanmazdım ama oldu işte :)
Benim açımdan hayatta iki çeşit kadın var. Biri evlenip çocuk sahibi olacağı günü iple çekenler diğeri olursa olur, olmazsa da bir sıkıntı yok diyenler. Ben ikinci grubun üyesiyim. Evlenmek de çocuk sahibi olmak da hayat amaçlarım arasında yer almadı. Mutlu ve sağlıklı bir hayat sürmek, hayallerimi gerçekleştirebilmek her zaman daha ön plandaydı. Sonra bir gün evlendim. 

Bilirsiniz canım ülkemizde, özellikle kız çocukları için, şöyle karışık bir sistem yaratılıyor aileler tarafından. Lisede erkek arkadaş yasak, üniversitede erkek arkadaş yasak. Şimdilerde ortaokulda da yasak herhalde. Benim dönemimde erkek, kadın zaten arkadaştık. Okulunu okudun işe de başladıysan bu defa 'E hani erkek arkadaşın yok mu? Ne zaman evleneceksin?' sorularına maruz bırakılıyoruz.
E ama sen bana yasaklamıştın erkek arkadaşı. Ben kimseyle o şekilde bir yakınlık kuramadım ki. Şimdi nasıl benden evlenmemi isteyebilirsin ki? :)

Tabii ki gizli gizli yaşanan ilişkilere teşvik ediliyor güzelim kızlar. Bazıları doğru insanları bulabilirken bazılarının akıbeti maalesef kötü oluyor. O konulara girersek yine silah kuşanıp erkek soyunu kurutmak isteyecek içimdeki rambo o yüzden girmeden doğru insanları bulanlara dönelim biz.
Doğru insanı bulabilip evlenenlere acilen sorulan ikinci soru malumunuz 'E hani bebek yapmıyor musunuz?' Belki yapmıyorlar, belki olmuyor, belki istemiyorlar falan ama yok bu soru perilerine her kadın maruz kalıyor. Hiç hoşuna gitmese de cevap veriyor ya da geçiştirmek durumunda kalıyorlar.
Uzun lafın kısası ben maruz kalmadım bu sorulara demek istiyorum. O bakımdan şanslıydım. Hoş 40 yaşımda evlendiğim için 35'ten sonra birkaç defa sorulmuştu ama olsun. Onları normal kabul edelim.

Dediğim gibi çocuk yapmak hayallerim arasında yoktu ama hem evlenmiş olmak hem de şu hep karışıp duran meşhur kadın hormonları arada bir 'bebek yapabilirsin' cümlesini kurup durmaya başlamıştı içimde. Şunun şurasında birkaç yıl sonra menopozla tanıştığımda bu ihtimal yok olacaktı. O halde olabilir diye düşünmeye başlamıştım. Evlilik yıldönümümüze yaklaşık bir hafta kala hamile olabileceğimden şüphelendim ve evde yapılan testlerden aldım bir tane. Bekledim, bekledim, bekledim ve sonuç pozitifti.

Hayır hayır pozitifi gördüğümde havalara uçan kadınlardan da olamadım maalesef. İçimden geçen ilk şey 'İşte şimdi s.çtık!' oldu :))
Anne olarak doğan kadınlardan özür diliyorum ama benim duygularım bu şekildeydi yapabileceğim bir şey yok. Elbette ki s.çmıştık çünkü biz bebek bakmaktan, büyütmekten ne anlardık söylesenize. Neyse artık bu "muhteşem" haberi eşime vermem gerekiyordu. Elimde test ve yüzümde şok ifadesiyle yanına gittim. Oldukça tuhaf bakıyor olmalıydım ki o da bana 'bir şey mi oldu?' ifadesiyle bakıyordu. 'Evet' dedim ben de 'oldu'. Testi göstererek 'Hamileyim' dedim. Hiç çaktırmasa da o da büyük şok geçirdi eminim ama kalkıp bana sarıldı. Birbirimizi tebrik ettik ve henüz bir bezelye tanesi kadar bile olmayan bir canlıyla birlikte uyudum o gece.

Bir dahaki bölümde zamanda geçmişe giderek bebeğimizin geleceğini bize nasıl haber verdiğini yazacağım. Eh bunca spiritüel-şamanik eğitim, uygulama, birçok farklı alanda eğitimler/araştırmalar, eğitimler vs derken aksi düşünülemezdi. Doğduktan sonra da çeşitli mucizeler bekliyorum kendisinden ama önce sıra rahme düşmeden önce gönderdiği haberde. Sonraki bölümde görüşmek üzere :)

6 yorum:

  1. Çok merak ettim o haberi de :)

    YanıtlaSil
  2. Sağlığı huzuru ışığı doruklarda; ) yaşayın ma aile Sinem cim

    YanıtlaSil
  3. Ayrıntıları okumak keyifliydi Sinem. Seni buradan da tebrik ederim. Ve tüm söylediklerine katılıyorum. Çok sevgiler.🥰❤️✨✨✨( piktobet)

    YanıtlaSil

Blogger tarafından desteklenmektedir.