Thai Masajı, Beni Hala Gülümsetiyor :)

Uzun uçak yolculuğu, her ne kadar rahat da olsa, insanı perişan ediyor kabul edin. Havaalanında pasaport kontrolünden geçtikten sonra rehberimize de kavuşunca bir rahatlama aldı bizi. Yorulduğumuzu da işte o an anladık. O da anlamış olacak ki, daha da gezecek yerlerimiz var, hadi sizi önce masaja götüreyim bütün yorgunluğunuz geçsin dedi. Hepimizin gözlerindeki ışıltıyı gördüm sanki. Masaj mı? Hem de Thai masajı, hem de memleketinde. Olmaz mı hiç? Hadi hemen gidelim dedik veee dışarıdan normal görünen ama içerisi bambaşka bir mekana dönüşen bir masaj salonuna geldik.Küçük, taş kaplı yollardan ilerleyerek, su şırıltıları eşliğinde bu minik bungalowlara vardık. Işıklandırma öyle güzeldi ki herkes daha o an rahatlamıştı sanki.


 Önce her birimiz kabinlerde bizleri paketlenmiş olarak bekleyen bu beyaz kıyafetleri giydik ki bizi rahat eğip bükebilsinler.
 En büyük özen uçak yolculuğundan puf puf şişmiş olan ayaklarımıza gösterildi haliyle. Yoksa öyle ayaklarımızı yıkatan insanlar değiliz biz ;) Fırçalar ve içinde çeşitli bitki esanslarının bulunduğu sularla yıkadılar ayaklarımızı. 
İşlerinde uzman Thaylandlı masözler tarafından, gördüğünüz, kumaşla çevrili kabinlerde birer birer yoğrulduk ama ne yoğrulmak. Varlığını bile bilmediğim kemiklerimin kıtladığına, kaslarımın aslında ne kadar çeşitli hareketler yapabileceğine, vücudumun işini bilen biri tarafından nasıl sekiz haline getirilebileceğine şahit oldum. 
Eğer öncesi ve sonrası diye resimlerimiz çekilseydi aradaki farkı görebilmenizi isterdim çünkü hepimiz yeni doğmuş gibi enerjik çıktık masajdan. Havaalanından çıkan bitkin bedenlerimize, bu muhteşem masaj sayesinde, can gelmişti ve artık gezmeye hazırdık.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.