Ostara Bayramı - 21 Mart Bahar Ekinoksu

 

21 Mart tarihinde Dünya'nın iki yarımküresine de eşit güneş ışınları düşer, gece ve gündüz süresi eşit olur. Doğa olaylarını yakından takip edip, iyi bilen Paganlar bu özel günü de fark etmiş, sonrasında yaşanan değişimleri incelemiş ve bu günü bir bayram olarak kutlamaya başlamışlardır.
Bu kutlamalar dünyanın dört bir yanındaki mitolojik öykülere ve dinlere de yayılmış, farklı isimlerle aynı şey kutlanmaya başlanmıştır.


Antik Cermenler, eski kuzey halkları tanrıçası Eostre / Ostara / Eostar, şafak, bahar, doğurganlık ve bereket tanrıçasıdır. 21 Mart ile uyanmaya başlayan doğa dolayısıyla da Pagan Gün Dönümü şenliklerine ismini verir.
Paskalya anlamına gelen 'easter' sözcüğünün de bu tanrıçanın adından geldiğini görmek hiç de zor olmaz.
Eostre feminenliğin de tanrıçasıdır. Kadın hormonu olan 'estrogen' (östrojen) de bu tanrıçanın isminden gelmektedir.


Ostara'nın en önemli sembolleri yumurta ve tavşandır. Yumurta kadim geleneklerde doğurganlığı, yeniden doğuşu, yaşamı, yaratılışı ve saflığı simgeler.
Tanrıça hamiledir. Yumurta güneş ile ısınıp çatlayacak ve içerisindeki tüm hayat uyanıp dünyayı oluşturacaktır. Tavşan ise ay ve dişil enerjiyi simgelemenin yanı sıra hızla ürediğinden bolluk ve bereketi de anlatır. 
Binlerce yıldır kutlanıla gelen ve özel anlamlar içeren bu tarihte doğanın uyanışına katılarak kendimiz için de yeni projelere başlayabiliriz. İçimize doğan yeni fikirlere kulak vermeli, mutlaka not etmeliyiz. Dünya üzerinde dolaşacak olan bu doğum enerjisinde çeşitli ilhamlar da bizi bulabilir. Tüm algılarımızı açıp, işaretlere ve mesajlara dikkat etmemiz gereken günlerdeyiz.
Bu dönem, tıpkı doğanın gün ve gecede gerçekleştirdiği dengeyi hayatlarımıza da kolayca uygulayabilmemizi sağlar. 
Bu güzel enerjiyi kutsamak için ise doğada yürüyüşler yapabiliriz, yanımızda bulunduracağımız tohumları doğa anaya hediye edebiliriz. Bunları yaparken güzel niyetlerde bulunmak da harika olacaktır. 
Kadim zamanlarda, bu dönemde, toprak ananın hamile olduğu söylenerek toprağa nazikçe basılırmış. 


Peki bu özel gün mitolojik hikayelerde nasıl yer bulmuş kendisine diye bakarsak;
Antik Yunan'da bu tarih Persephone'un Hades'ten kaçıp yeryüzüne çıkışı ve bereket ve hasat tanrıçası olan annesi Demeter ile buluşması olarak geçer. Anne kızın buluşması ile ortaya çıkan sevgi enerjisiyle kış tamamen biter ve bahar başlar. Altı ay boyunca dünya yeşil kalacaktır. 


Keltlerde tüm hayvanların tanrısı Cernunnos olgunlaşıp büyümektedir. Baharın gelişi Cernunnos'un büyümesiyle kutlanır. Ekinler ekilir ve Imbolc(1 Şubat pagan bayramı)'ta dilenen dileklerin yavaş yavaş gerçekleşeceğine inanılır.


Türkler'in dağı eriterek Ergenekon'dan çıktıkları tarih de 21 Mart'tır. 12 Hayvanlı Eski Türk Takvimi'nin ilk günü de 21 Mart Nevruz'dur. 
Doğanın uyandığı günü yılbaşı olarak seçmek sizce de çok mantıklı bir seçim değil mi?
Orta Asya Türkleri'nden beri kutlanan Nevruz, Osmanlı döneminde de kutlanmıştır. Bu günde herkes birbirine hediyeler verirmiş ve Nevruziye adı verilen bir de macun hazırlanırmış. 
Abbasoğulları ise tüm bunların yanında boyanmış yumurtalar pişirirlermiş. 
Anadolu'da daha eskilere gittiğimizde ise Sümerlerden bu yana kutlanan bayramda süt, yumurta, badem, helva, lokma, şerbet, şeker, pirinç ve sütlü tatlıları içeren beyaz renkli yiyecekler yenmekteymiş. 
Aleviler ve Bektaşiler'de Nevruz günü, Hz. Ali'nin doğum günü, evlilik günü ve halife ilan edildiği gündür. 

Dünya tarihinde kendisine çok önemli bir yer edinen Bahar Ekinoksu, Ostara Bayramı, Nevruz ya da içinizden hangi isimle çağırmak geliyorsa bu günü iyi niyetler ve güzel dileklerle geçirmenizi dilerim.
 Bayramımız Kut'lu olsun.











Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.