İnstagram'la Tatil Günleri...

Hazır Samsun'dayım, ailemin yanında bütün işleri boş vermişim yazı da yazmayayım dedim ama yok sayfa ziyaretleri taban yaptı. Kalk Sinem dedim. Kalk da bir şeyler yaz. "Gezi Direnişi" yazılarıyla bu blog yürümez :) Ayaklandım böylece. Ee peki ne yazacaktım? Evet yazılacaklar listem var ve oldukça da kabarık ama onları yazmak istemiyor ki canım. Ne olsun ne olsun derken İnstagram günlüğü yap sen de dedim :) İlk ve belki de son instagram günlüğümle karşınızdayım anlayacağınız. Resimlerim çerçevesiz ve blog adımı yazamadım kusura bakmayın ama nolursunuz çalmaya da kalkmayın. Her biri bana ait şimdiden söyleyeyim.

Hazır açılışı "momiji" lerimle yapmışken devamını da getireyim istedim. Bu cici tahta bebekleri duymayan pek kalmamıştır ama bir de ben söyleyeyim duymayanlar için. El yapımı bu cicileri benim gibi "şaşkın" (genellikle) hatunlar kapışıveriyorlar. Her ay yeni bir modeli çıkan Momiji bebeklerden birine olur da sahip olursanız gerisi gelecektir. Bir tane alırım bu en güzeli demekle olmuyor maalesef. Onu da, şunu da, bunu da derken buluyorsunuz kendinizi.
Belki bir gün bu konuda daha detaylı bir post hazırlarım diyerek konumuza dönelim. Ankara'nın kavurucu sıcağından Samsun'a geldim ve geldiğimin ertesi günü şehri bildiğiniz sel aldı. Çevremizdeki evlerin birçoğunu su bastı bazısının foseptikleri taştı. Neyse ki bizde kaza olmadan atlattık sadece ilk resimde gördüğünüz gibi kızlar ve ben dışarı çıkamadık ;)
Yağmurlu günlerin ardından güneşe kavuşmamızla kendimizi bahçeye atmamız bir oldu haliyle. Bahçedeki bu güzeller taze taze dalından koparılıp yenmese olmazdı. Yedik tabii ki :)
Sonraa sıra geldi ilk defa bir arkadaşla buluşmaya. Yaptığım etaminleri beğenip ille "Bana da öğret Sinem" diyerek beni hocası ilan eden Mervecim'le buluştuk. Etamin konusunda bilirkişi ilan edileceğim hiç aklıma gelmezdi ama o da oldu ;) Lavanta ne peki diyenler için? O da bahçemizden, en sevdiklerimden, lavantaları çok seven Merve'ye hediyem oldu ;) Umarım o da yetiştirmeyi başarabilir.
Vee babacığımın günlerdir çakıp hazırladığı çitleri boyadım. Pek bir güzel oldular mütevazi olamayacağım :) Sonra da yerlerine çaktık ve şu an seyrediyoruz. Arkalarından rengarenk çiçeklerin sarkacağı günler çok da uzak değil.
Bu her telden çalan, muhtemelen şimdiye dek çorba olmuş olan bu postu canımın içi kızım Heram'la kapatmam gerek çünkü onu çok özledim. Canım kızım bir an önce kavuşmak dileğiyle. Ben geri sayıma başladım sen endişelenme. Sizleri çok seviyor ve öpüyorum. Bir daha ki postta görüşmek üzere ;)
PS: Olur da İnstagram'da beni takip etmek isterseniz @snmdmrdvn den beni bulabilirsiniz.


Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.